Ağız içerisinde küçük, beyaz veya kırmızı renklerde yaralar şeklinde kendini belli eden aftlar, sandığımızdan daha ciddi problemlerin habercisi de olabilir. Beyza Erdoğan – Posta.com.tr / Halk arasında ağız yarası olarak da bilinen aft; ağız içerisinde tek veya çok sayıda görülebilen, oldukça ağrılı, genellikle mercimek veya nohut büyüklüğünü aşmayan, kenarı kabarık, etrafında kırmızı hale bulunan, üzerinde kirli beyaz veya gri renkte zar benzeri bir tabakanın olduğu yuvarlak veya oval şekilli yaralardır. Yaraların bazılarının büyüklüğü fındık boyutunda veya daha büyük olabilir. Çapı 1 cm'den küçük olan minör aft, en sık görülen aft türüdür ve iz bırakmadan kısa bir sürede iyileşir. Herpetiform aft ise çok nadir görülen bir aft türüdür. Çok sayıda ülserin bir arada görüldüğü bu aft, 7 ila 30 gün arasında iyileşir. Genellikle 5 ile 15 günlük süre içerisinde tedavi edilmese bile, iz bırakmadan iyileşirler ancak bir süre sonra tekrarlayabilirler. "Aftın alınan önlemlere rağmen 7-10 gün içerisinde geçmediği durumlarda doktora başvurmak gerekir. İlerleyen aftlar, bazı komplikasyonlara neden olabileceği gibi, ciddi sağlık sorunlarının belirtisi de olabilir.

Adana'da 10-13 Ekim'de doğa tutkunlarını karavan, motosiklet, bisiklet ve doğa sporlarına yönelik geniş bir ürün yelpazesi sunan karavan fuarı sektörün öncü firmaları ile bir arada. TÜYAP Adana Fuar ve Kongre Merkezi, 10-13 Ekim tarihleri arasında doğa tutkunları ile sektörün öncü firmalarını bir araya getirecek. JOJO CARAVANPORT Adana Fuarı, karavan, motosiklet, bisiklet ve doğa sporlarına yönelik geniş ürün yelpazesiyle ziyaretçilere kapılarını açacak. Karavan yan sanayisi, tini house üreticileri, römork üreticileri, avcılık ve balıkçılık ekipmanları da fuarın dikkat çeken diğer alanları arasında olacak. Yazdan sonbahara geçilen bu dönemde karavanla yeni rotalar keşfetmek isteyenler için Adana son yıllarda Türkiye'de karavan tatili yapmak isteyenlerin uğrak noktalarından birisi oldu. Şehir merkezine yakın mesafede bulunan tarihi ve doğal güzellikleri bir arada bulabileceğiniz birçok kamp alanı karavan tatili yapmak isteyenleri bekliyor:

Garip ama burası Türkiye her şey olabilir! İLAHİ ADALET! 4 Ekim'de Şanlıurfa-Viranşehir'de TOGG T10X model aracının yanıp hurdaya döndüğü görüntüler çok konuşulmuştu. Aracın şarj edildiği evde kaçak elektrik kullanıldığı ve yangının elektrik hatlarındaki kaçak kullanım sebebiyle çıktığı tespit edildi. Viranşehir kaçak elektrik kullanımının yoğun olduğu bölgelerden biri. Oysa Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu'da kaçak elektrik kullanımı bazı şehirlerde yüzde 70'e kadar çıkıyor. Dicle Elektrik, bölgede tarımsal sulama alanlarında tüm abonelerin sadece yüzde 4'ünü oluşturan bir kesim olduğunu, kayıp-kaçak oranının yüzde 75 seviyelerine çıktığını açıkladı. Kaçak trafolarla 100 bin nüfuslu bir ilçe kadar enerji tüketebiliyor. Daha kötüsü; kaçak elektrik kullananlar ihtiyaçlarının 10 katı elektrik tüketiyorlar. Nasıl olsa elektrik bedava! ÖĞRETMEN OLMAK ARTIK DAHA ZOR Milli Eğitim Akademisi kurulmasını da içeren Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi yasalaştı. Her bir dersten not ortalaması 100 üzerinden 60 ve üzerinde olanlar başarılı sayılacak. Teorik derslerin başarı notlarının aritmetik ortalamasının yüzde 40'ı, uygulamalı derslerin başarı notlarının aritmetik ortalamasının yüzde 60'ı toplanarak atamaya esas başarı puanı belirlenecek. Altı yıllık TIP eğitimine yakın bir zaman söz konusu olabilir. Ama bu yeni sistem eğitim fakültelerine "Siz kaliteli öğretmen yetiştiremiyorsunuz" demek oluyor! ÜZMEYİN FEDON'U Grek müziğin usta ismi Fedon, kimliğine yönelik tepkilere kızmış: "Bana'gâvur' diyorlar... Ben Hıristiyan'ım ve Rum kökenliyim ama çoğu Müslüman'dan daha Türk'üm. Türk'ün hasıyım. Bu ülke için hizmet ettim, 27 ay gönüllü askerlik yaptım. Vatanımı seviyorum. Benim Türklük konusunda sorgulanacak bir tarafım yok." Fedon'un böyle öfkelendiğine ilk defa şahit olmadım. Askerliği bir ay ya da altı ay yapanlar, 27 ay askerde kalmanın nasıl bir şey olduğunu tahmin bile edemezler! Hayatından 27 ayı çıkarıp, vatanına veriyorsun!

İdilika'nın Mutfağı'nda bugün soğan severleri sevindirecek tariflerim var. Bilinen bazı beyaz soğan türleri, az acı oluşuyla çiğ yemeye çok daha uygundur. Bu arada soğanın çiçekleri de salataları süsler. Soğan, dünyanın her yerinde bulunabilen bir besin. Dünyada üretilen yıllık 70 milyon tonu aşkın soğanın yaklaşık yüzde 45'ini bu iki ülke yetiştiriyor. Ama aslında kişi başına yenilen soğan miktarına bakılırsa, Çin ve Hindistan ilk sıralarda değil. Düşük kaloriye sahip olmasının yanı sıra vitamin, mineral ve lif açısından zengin olan soğan, içeriğindeki yüksek C vitamini sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirerek mikroplarla savaşır. Araştırmalar, soğanın koroner damarlarda genişleme sağladığı ve kalbi güçlendirdiğini belirtir. Antioksidan açısından oldukça zengin olan bu sebze, 25 farklı çeşit flavonoid ve antioksidan içerir. Araştırmalar beslenmelerinde soğan ve sarımsak tüketen kişilerin, yumurtalık, bağırsak, gırtlak gibi bazı kanser türlerine yakalanma olasılığının daha az olduğunu gösterir. SOĞANI dilimlerken soğan tarafından üretilen kükürt bazlı gaz dışarıya salınır. SOĞAN ÇORBASI MALZEMELER 4 adet soğan 2 yemek kaşığı un 2 yemek kaşığı tereyağı Taze kekik 1 lt ilikli kemik suyu, tavuk suyu, ya da et suyu 1 yumurta sarısı 1 su bardağı süt Tuz, karabiber, zerdeçal 2 çay kaşığı şeker (opsiyonel) YAPILIŞI: Yağı eritip içine rendelenmiş soğanları ekleyip soteliyoruz.

Aslında platform, İstanbul'da 4 Ekim Cuma günü İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil adlı 19 yaşındaki iki kadının aynı yaştaki Semih Çelik tarafından vahşice öldürülmesinin ardından tartışma konusu oldu. 19 yaşında olan ve kısa bir süre önce kasaplığı bıraktığı öğrenilen Çelik'in bu platform üzerinden bir Incel grubuyla iletişim halinde olduğu iddia edildi. Bakın, bu platform kapanır başka bir adıyla yeniden açılır. Öte yandan bunun gibi uluslararası platformlarda yaşanan sorunlarla mücadele için ülkeler arası işbirliği güçlendirilmelidir. Son dönemde kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından farklı sektör ve meslek kollarında denetim çalışmaları yapılıyor. Bu kapsamda futbol, basketbol ve voleybol branşlarında oynayan profesyonel sporculara ödenen ücretlerin bir kısmının beyan dışı bırakıldığı tespit edilmiş ve 1900 sporcu analiz edilerek, Gelir İdaresi Başkanlığı verileri, kulüplerin beyanları, sözleşme bilgileri, ulusal ve uluslararası basında yer alan haberler ve kulüpler tarafından Kamuyu Aydınlatma Platformuna yapılan transfer bilgileriyle çapraz kontrole tabi tutulmuş. Aralarında milyon dolarlık kontratlara sahip yıldız isimlerin de olduğu 400 sporcunun, son 3 yılda yaklaşık 5 milyar lira ücret gelirini beyan dışı bıraktığı ve 100 sporcunun da beyanname vermesine rağmen ücret gelirini bildirmediği belirlenmiştir.

Üç çocuğunun annesi Hande Demir ile 2006'da Las Vegas, 2011'de İstanbul'da olmak üzere iki kez evlenen ve Temmuz 2020'de de ikinci kez boşanan iş insanı Erdinç Acar, üçüncü kez damat olmaya hazırlanıyor. Erdinç Bey, geçen ay, 2012 Best Model Of The World birincisi olan sunucu Sezgi Sena Akay ile el ele bir davete katılınca aşkları ifşa olmuştu. ARTIK YAZ KIŞ ÖĞRETECEK En son haziranda İtalya'da düzenlenen Dünya Kite Foil Grand Master yarışlarında Kadınlar Grand Master Dünya Şampiyonu olan Bilge Öztürk, 2016'dan bu yana Muğla Akyaka'da açtığı sörf okulunda yüzlerce öğrenciyi sörf ile tanıştırmıştı. Duydum ki, Bilge Öztürk, kite okulunun İstanbul'da şubesini açmış. Örneğin 17 Ekim'de bir etkinlik var ki, sinema tutkunları için bulunmaz nimet. Ünlü oyuncu, 17 Ekim saat 17.00'de, Nişantaşı'ndaki Kalyon Kültür'de, 'Sinema: Güzel Bir Göz Bağı' ve 'Sinemada Kadın İmajı' başlıklarında özel bir söyleşi gerçekleştirecek. ALMANYA'DAN MÜJDELİ HABER Ünlü işletmeci Ayşem Saraçoğlu'nun 28 yaşındaki oğlu Akshay Can Ganguly, yaşadığı Düseldorf'ta, 18 Eylül'de kalp krizi geçirmişti. ÖZEL LEZZETLERLE 10. YILINI KUTLADI Dünyaca ünlü isimlerin şıklığına şıklık katan moda tasarımcısı Neslişah Yılmaz Hidayetoğlu'nun kurucusu ve kreatif direktörü olduğu markası 10 yaşında. Nişantaşı'nda başlayan moda yolculuğunu kısa sürede uluslararası arenaya taşıyarak büyük bir başarı yakalayan Neslişah Hanım, markasının 10. yılı için Maçka'daki yeni showroom'unda bir davet verdi. Büşra'nın kırmızı deri pantolonu, farklı tondaki deri ceketi, siyah bluzu ve gümüş botları maalesef hiç uyumlu olmamış.

Geçen hafta da öyle oldu. Köşemizin müdavimlerinden Cihan Ramoğlu da Yakından Kumanda ailesinin ortak hislerine tercüman olan bir yorum göndermiş: "İngilizler çocuklarına İngiliz isimleri koyar. Aynı şekilde Fransızlar çocuklarına Fransız isimleri koyar. Yahudilerin tutup da Japon ismi koyduğunu göremezsiniz. Ermenistan'da kolay söyleniyor diye Türk ismi koyabiliyorsan koy bakalım, bir dene istersen! Türkiye'de de Türkler çocuklarına Türk ismi koyar, kulağına ezan ile birlikte! Bu zikrettiğiniz isimlerin pek de ezanla kulağa okunmuş olduğu duygusu oluşmuyor! Hangi dünya ülkesinde ünlüler çocuklarına Türk ismi koymuş? Söylenen sözler, açıklamalar hepsi bahane!.." DALAMAN HAVALİMANI'NA DİKKAT! Köşemizin gediklisi Muharrem Akduman sorumlu bir vatandaş olarak bu kez de Kanada dönüşü Dalaman Havalimanı'nın eksiklerini not etmiş: "Yüksel'ciğim, Dalaman Havalimanı'na geliş bir felaket. Işıklar yetersiz, göz gözü görmüyor, garaj gibi bir yer adeta. Geçmiş yıllarda 3 kez valizim kayboldu, zabıt bile tutturamadım çünkü yetkili yok. 3-4 büro var ve onların her zaman kapıları kilitli. Toronto'dan transit dönüşte valizimin Dalaman'a gelmesi gerekiyordu ama iki ayrı yerde aradım yok. 2 saat geçti, Marmaris'e giden otobüsler kalktı gitti. 4 bin TL verip taksi ile gitmek zorunda kaldım. Bir üçüncü bölüm var transit valizler geliyor oraya ama oraya girmek de yasak. Gümrüklü Bölge imiş!!? Oysa orada da görevli yok. Nihayet kendi çabamla o kısımda duvarın dibinde buldum valizimi ama perişan oldum. Bir şok da çıkışta yaşadım. Otobüslere ulaşmak için 20-30 basamaklı merdivenden inmek zorundasınız. Üstelik elinizde 23'er kiloluk iki valizle... Herkül falan olmak gerek. Merdivenlerin yanında valizi yürütmek için de bir bölüm yok. Devlet Hava Meydanları mı ilgilenir, Ulaştırma Bakanlığı mı bilemiyorum... Akduman'ın bir de teşekkürü var: "Pasaportumun günü bitmişti ve cuma akşamüstü müracaat ettim.

Bursa'da hasta taşıyan 112 ambulans şoförü trafikte yol verme sorunu yüzünden, sıkıştırıldığı oğlu tarafından darp edildi. Edinilen bilgiye göre, Gemlik Devlet Hastanesi'nden 80 yaşındaki hastayı Bursa Şehir Hastanesi'ne götüren ambulans, trafiğe takılmamak adına emniyet şeridinde seyretmeye başladı. Dinlenme tesislerinden ana yola çıkan S.Y. yönetimindeki 16 YK plakalı otomobil ise ambulansın arkasına takıldı. Yolda ambulans sürücüsü Muhammet Ali K. (26) ile lüks otomobilin sürücüsü ile tartışma yaşandı. S.Y.'nin 22 yaşındaki oğlu M.Y. tartışma esnasında kendisini ittiği gerekçesiyle şoföre iki yumruk attı.

Esirgeyen, bağışlayan Allah'ın adıyla (62) Biz hiç kimseyi gücünün yettiğinden fazlasıyla yükümlü kılmayız. TEFSİRİ: Önceki âyetlerde belirtilen iyi ve değerli davranışların, hayırlarda yarışmanın önemi üzerinde durulmuştu. Ayrıca Kur'an'da başka yerlerde de geçen (Bakara 2/233, 286; En'âm 6/152; A'râf 7/42) ifadelerle insanlara güçlerinin yetmediği ödevler yüklemenin Allah'ın yasasına uymadığına, dolayısıyla bunun âdil olmadığına işaret edilmektedir.

Beslerken mayayı temiz ve geniş bir cam kaba alın, 100 ml içme suyu ve 100 gr unu tartarak ekleyin. Pütürcük kalmayacak şekilde iyice karıştırın, ağzını kapatıp buzdolabına kaldırın. 250-300 gramı geçmemeli. Ön maya (Levan): Ana mayadan 50 gr alıp temiz bir kabın içinde 50 ml su, 50 gr unla iyice karıştırın. Yazın 1-2 saat, kışın 8-10 saat beklemek gerekebilir. Yeni başlayan birinin ekmeğindeki su oranı yüzde 70-75 kadar idealdir. 500 gram una 350 ml su gibi... Bir saat beklesin. 10 gr tuzu, 10 gr suda eritin. 1 saat sonra bu kez toparlanmış hamuru yumuşakça yoğurarak ilk gazını çıkarın. 2-3 tur katlayıp, üzerini örtüp bekletin. Yarım saatlik aralarla 3 ila 5 kez katlayın. Dolabın +4 rafında 24 saat kadar bekliyor. 240 derecede yarım saat pişirme kabıyla beraber fırını ısıtın. Keskin bir bıçakla 3-5 milimetre derinliğinde dikine bir kesik atın. Fırın ısısını 220'ye düşürün, 20 dakika daha pişirin. Unu ekleyip 5 dakika yoğurun. ◊ Tuzu ve oda sıcaklığındaki tereyağını ekleyin, 8-10 dakika daha yoğurun. Üzerini kapatıp 1 saat dinlendirin. ◊ Çubuk şeklindeki hamurları tepsiye dizip, üzerini örtüp 1 saat daha bekletin. Önceden ısıtılmış fırında 190 derecede 18 ila 22 dakika pişirin. ◊ Osmancık pirincini yıkayın ve 2 saat temiz suda bekletin. Su gibi olana kadar... ◊ Hamuru yapışmaz bir somun kalıbına dökün. Üzeri peçeteyle kapalı şekilde 48 saat oda ısısında bekletin. ◊ Karışım, iki katı olup yükseldiğinde içinden 10 gram alın. 12 saat bekletin. Bu işlemi 12 saat arayla 5 gün boyunca tekrar edeceksiniz. ◊ 5'inci günün sonunda, maya 12 saat içinde kendi hacminin iki katına ulaştığında ekmek yapmak için hazır olacaktır. Bu mayanın içinden 10 gram alıp 50 gram tam buğday unu ve 50 gram suyla homojen olana kadar karıştırın ve bunu buzdolabına kaldırın. İhtiyaç oldukça alıp, çoğaltıp ekmek yapabilirsiniz.