Annem telefonda sürekli başka erkeklerle konuşuyor. Bunu yapmaması için çok yalvardım ama beni dinlemedi bile. Merhaba Güzin Abla, ben 24 yaşındayım. Daha sonra annemin bu telefon konuşmalarının sonucu onu evden kaçma derecesine kadar getirdi. Geceleri uyuyamaz oldum. Hemen hemen 1 yıldır evde bu sorunları yaşıyoruz. Çünkü bu evde artık nefes alamaz oldum. Rumuz: Bunalım Sevgili kızım, genellikle kadınlar menopoz döneminde böyle beklenmedik maceralar arayışı içinde saçma sapan hareketler yapabilirler. Belli ki annen, menopoz döneminde olmalı. Belli ki anneni bugün bu yanlışa sürükleyen yılların getirdiği bir birikim olmalı.

Aldatılmak ağır bir travma yaratıyor. Merhaba Güzin Hanım, yazılarınızı hem mesleğim hem de ilgi alanım nedeniyle sıkı takip ediyorum. Evli insanlarla birlikte olan kadınlara karşı tavrınız için teşekkür ederim. Bu durumdaki kadınlar gerçekten büyük travma geçiriyor. Bilimsel çalışmalara göre aldatılma halinde insanın yaşadığı acı, ölüm acısına en yakın acıymış. Üstelik aldatılma sebebiyle boşanmalarda çocuklar da en ağır şekilde etkileniyor, hatta bu olan bitenlerden bir suçluluk hissine kapılıp ömür boyu güvensizlik yaşayan bireyler oluyorlar. Burada erkeğin ahlaklı davranması kadar, 3'üncü şahıs kadının da ahlaklı olması gerek. Evli bir erkekle ilişkiye girmek ahlak dışıdır. Sevgili avukat hanım, çok teşekkür ederim beni anladığınız ve bana destek olduğunuz için. Hem öz babam hem de daha sonra ben 8 yaşındayken evlendiği, öz babamdan çok sevdiğim ikinci eşinin, anneme ve bize yaşattığı çok büyük bir acıdır. Özellikle çocuklar bu ihanetin sonucunda ne kadar acı çekiyor, ne büyük travmalar yaşıyor… Bu değerli satırlarınız nedeniyle benim de bu çok özel duygularımı sizlerle paylaşmama vesile olduğunuz için tekrar teşekkür ederim.

Ayrıca 16 yıllık evliliğimde 1 kız ve 1 oğlan evlat sahibi olduk. Ben de eşim de çalışıyoruz, ancak hiçbir zaman evde eşimin kazancına göre ekonomik durumumu ayarlamadım. Çünkü eşim öyle yoruluyor ki, hem çalışıyor hem ev işlerini yapıyor ve hem de çocukların eğitimine büyük katkılar sunuyor. Şimdi ben eşimin kazancına nasıl el uzatayım... Bir insan eşinin ailesinden kimseyi sevmeyebilir ancak saygı duymalı. Evlilik saygı, sevgi ve merhamet üzerine kurulur... Rumuz: Evli ve mutlu Ve sizin aile yaşamınıza böyle bir katkıda bulunmuşsam, ne mutlu bana. Oysa evlilik sürecinde, eşlerinin ailelerine karşı tutumu ve ailelerin onlara karşı davranışı sanıldığından çok daha büyük önem taşıyor. Çünkü herkesin sizin gibi anlayışlı ve fedakâr olması mümkün değil... Ama gelin evli çiftlere seslenelim birlikte: Sevmeseniz bile eşinizin hatırı için, o anne ve babaya saygı göstermelisiniz.

Art arda 3 defa düşük yaptım, şu an bebek için tedavi aşamasındayım. Merhabalar Güzin Abla, ben 31 yaşında bir kadınım. 2 yıl önce evlendim, henüz çocuğum yok... Doğunun örf adetleri bambaşka ama yerine göre çok modern zihniyette olanları var ama ben cahil kalan kısmına denk düşmüşüm... Eşimin ailesi illa çocuk istiyorlar. Bir evin içinde, 4 duvar arasındayım. Bir şeyler bahane edip gece yarıları çekip gidiyor. Sevgili kızım, bir yandan eşinle ilgili böyle kuşkular içindesin, bir yandan da bebek yapmak için tedavi görüyorsun. Şu anda eşinin gerçekten seni aldatıp aldatmadığı konusundan da tam anlamıyla emin değilsin. Gece evden çıkıp çıkıp gitmeleri gerçekten arkadaşlarıyla buluşmaya gittiğini de gösterebilir. Bir başka kadına gidiyor da olabilir. Bir yandan da eşinin seni sevdiğinden emin olduğunu söylüyorsun. Bunu zaman gösterir tabii. Yine de tam anlamıyla emin olmadan önce çocuk yapma hayalinden vazgeç, güzel kızım. Çünkü bir çocuk sandığın gibi aile bağlarını güçlendirmez, aksine eğer o ailede bağlar çok zayıfsa, daha çabuk kopmasına yol açabilir. Ve aile çöktüğü zaman da en yoğun acıları o masum çocuk çekecektir.

Merhaba Güzin Abla, ben 24 yaşındayım. Kendimi kadın düşmanı olarak nitelendirebilirim. Özellikle kendimle aynı yaştaki kadınlara karşı içim kin ve nefret dolu. Daha 18 yaşında bile değildim. O günden beri kadınlara nefretim başladı ama öncesinde de hep kadınlara karşı bir antipatim vardı. ◊ Rumuz: Kadın düşmanı Son zamanlarda giderek artan kadın cinayetlerinin bir bölümünün nedeni olarak da yorumlanabilecek bu satırlar, gencecik bir insanın ruhunda esen fırtınaları ve içinde yavaş yavaş filizlenen kadın düşmanlığının nedenini gözler önüne seriyor. Çünkü yarın öbür gün senin, son zamanlardaki bu giderek artan, kadın düşmanlığı ve bundan kaynaklı kadına şiddet olaylarından birine karışmış olduğunu görmek istemem.

Sobanın başında leğende annemle babamın beni birlikte yıkadığı günlerim oldu. Taşındık diye, babamın 5 sene boyunca her gün beni arabayla okula getirip götürdüğü günlerim oldu. 5 sene boyunca üniversite için Ankara'ya annemin babamın otogardan uğurlayıp otogardan aldıkları yolculuklarım oldu. Düğünüm oldu, 8 sene önce üniversite için ayrıldığım evden ayrılıyorum diye annem, babam, ben hıçkırarak ağladık. "Yaptığın banaysa, öğrendiğin kendine" diyerek yemek yapmayı, ev işi yapmayı öğretti annem. 35 yaşımda babam hâlâ saçlarımı okşar, annem hâlâ kucağına yatırır. Öyle de merhametli günlerim oldu. Çocuğunuz olmuyorsa, bir çocuk evlat edinin, hatta imkânınız varsa ikinci bir çocuğu evlat edinerek hayatınıza katın.

4 Ekim Hayvanları Koruma Günü, 1931 yılından itibaren insanları hayvanlara karşı sevgi ve şefkat duygularını uyandırmak onları korumalarını sağlamak amacıyla tüm dünyada kutlanmaktadır. Gerçek köpeklerin ilk ataları 30-40 milyon yıl önce evrimleşti. Kediler ise 5.3 ile 3.6 milyon yıl önce ortaya çıktı ve 9 bin 500 yıldan beri evcilleşen türleri insanoğluyla birlikte yaşadı. Kendisine insanoğlu diyen primatlar, homo sapiens kolundan sadece 300 bin yıl önce ortaya çıktı. Sonra bu homo sapiensin beyinleri gelişti, teknoloji ürettiler, fare kapanı, alarm, güvenlik kamerası çıktı, gerçek köpekleri kapı dışarı edip sokağa attılar. Şimdi bizim memlekette bir moda çıktı. "Çocuğunuzun gelişimi için, kedi köpek alın" diye racon kesenler var. Aileler de çocuklarına kedi köpek alıyor. Yazın havalar da sıcak, hayvan bahçede yaşıyor. Hayvan kışlık evde olmaz. Çocuk küçüklüğünde bunu öğrendi. Sonunda sıkışınca, karısını bırakacak, çocuğu bırakacak, ana babayı da huzurevine bırakacak. Sorsan çocuk gelişimi konusunda saatlerce konuşur. Ama üç kiloluk köpeği sokağa bırakacak kadar vicdansızlardır.

Uzaktan eğitim sitesinde bir öğretmenle tanıştım. Ama konuşmalarımızda hep cinsellik konusunu açıyor. Uzaktan eğitim sitesinde ders gruplarından bir öğretmen arkadaşla tanıştım ve bana koçluk yapmaya başladı. O uzaktan eğitim sitesinde tanıştığım arkadaşla yakınlaşmaya başladık. Bir de beni rahatsız eden bir konu var. Onun bu durumunun normal olmadığını dile getirdim, o ise yaşından dolayı ve sürekli sadece uzaktan irtibat halinde olduğumuz için ister istemez cinsellik konusunda sana açmak durumunda kalıyorum diye bir açıklama getiriyor. Ama ben onun çok iyi bir insan olmasına rağmen sürekli cinsellik konuşmasını doğru bulmuyorum. Sevgilim cinsellik konusunu açınca, kullanıldığımı düşünüyorum... Sevgili kızım, ortam ne yazık ki artık bu açıdan endişe verici. Gençler arasında cinsellik giderek ön plana çıkıyor. Günümüzde ilişkiler ne yazık ki daha çok yüzeysel ve cinsellik ağırlıklı.

Eşim madde bağımlısı. Ben 4 yıllık evli bir kadınım. Bu evlilikten 1.5 yaşında dünyalar güzeli bir kızım var. Çünkü aramızdaki din farkı nedeniyle ailem eşimi istemedi. Bir de eşimle aramda 5 yaş farkı var. Bu yüzden ona güvenmiştim. Hatta dinime bile laf eder oldu. Sevgili kızım, böyle mektuplar kanımı donduruyor. Bir kadını ve küçücük bir çocuğunu dövmek, ne demek. Evet kızım, ne yazık ki bu tür erkekleri yüreklendiren, şiddet uygulamalarına fırsat veren, onlara katlanan senin gibi kadınlar maalesef. Ancak burada bir de üstüne üstlük küçücük bebeğine de şiddet uyguluyor bu adam. Bu yüzden sana önerim bir an önce mahkemeye başvurup boşanmandır. Aileni bile tehditler ediyor bu insan. Tüm toplumumuz büyük bir çöküş içinde.

Merhaba Güzin Abla, ben 30 yaşında çocukları olan bir evli kadınım. Yaklaşık 12 senedir evliyim. Eşim çocuklarına karşı iyi bir baba, bunu asla inkâr edemem fakat hiç iyi bir eş değil. Yıllarca eşimin ailesinin, aile içimize müdahalesi ile uğraştım. Fakat eşimin bazı davranışları onurumu zedeliyor ve artık buna dayanamıyorum. Öncelikle eşimin hiçbir desteğini göremediğim gibi yok sayılıp bir güzel sözden mahrum bırakılıyorum. Defalarca uyardım, önünü alamadım. Ayrılırsam çocuklar mutsuz olacak bunu biliyorum. Daha önce bir kere aile evine dönmek istedim çocukların baba diye yakarışlarına, huzursuz olmalarına dayanamadım ki, eşim de pişman olduğunu söyleyerek yeminler etti. İçinde bulunduğum bu saygısız ve sevgisiz evliliğe dayanamıyorum. Çocuklar babalarına çok düşkün olabilir. Özellikle de çocukların düzeni bozulmamalıdır. Bir anlamda seni aldatması da an meselesi... Kendine yeni bir hayat kurmayı artık ciddi olarak düşünmelisin.

Evliliğimi kurtarmak için mücadele etsem de boşandık. Şimdi ise "Keşke hemen boşansaydım" diyorum. Sevgili Güzin Abla, ben 12 yıldır evliyim ve iki çocuğum var. Araştırdım, soruşturdum ve eşimin görüştüğü kadının kim olduğunu öğrendim. Bana açık açık o kadına âşık olduğunu söyledi. Arkadaşlarım "Asla boşanma, kocanı o kadına kaptırma" dedi. İhanete uğramak çok ağırıma gitmişti, mücadele etmeye karar verdim. Bu arada kocam elimizde avucumuzda ne varsa o kadına harcıyordu. 1 yıl böyle sürdü. Eşim çok mutlu oldu, hemen kabul etti. "Sana ne zaman istersen destek olurum" dedi. "İstersen boşanmayalım. Birkaç yıl ayrı yaşayalım, olmuyorsa o zaman boşanalım" dedi. Kendini garantiye almak istiyordu, kabul etmedim. Ondan bir şey talep etmeyince tek celsede boşandık. Ben ona asla güvenmediğimi söyleyerek kabul etmedim. Hani diyorlar ya, hatta zaman zaman ben de diyorum "Kadın bakımlı olmalı, kilo vermeli" vs. diye.

Ancak eşimin ailesi yüzünden evliliğimi bitireceğim. Eşim benden 17 saat uzakta farklı bir şehirde yaşıyordu. Ancak ailesiyle sorunlar yaşamaya başladım. Kayınvalidem, kız kardeşinin benim giyimimi beğenmediğini söyledi ve renkli, cıvıl cıvıl şeyler giymemem için uyardı. Ancak gel zaman git zaman eşim benden uzaklaştı. Bir de o süreçte hamile olduğumu öğrendim. Eşim tüm bunları ağzından kaçırdı. Kayınvalidem artık beni evlerine çağırmamaya başladı. Sanırım bu böyle gitmeyecek, eşimin ailesi yüzünden boşanacağım, çünkü artık eşimden soğumaya başladım. Rumuz: Eşim ve ailesi Eşin ne yazık ki ailesinin etkisinde. Ancak böylesine seni hor gören, sana kötü davranan bir ailenin ve sana asla hak vermeyen, seni korumayan bir eşin yanında çocuk büyütmektense, ayrılman, kendi ailenin yanına dönmen en doğrusu gibi geliyor. Seni alıp ailenin yanına götürür. Not: Tüm okurlarımın 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutlarım.