"Ne iş yapıyorsun?" dediğinde "Şişttttt infleuncer'ım ben, kendine gel" falan diyor. Yolda falan karşınıza çıkarsa "Ben influencer'ım" diyen biri, hafifçe tebessüm edip yolunuza devam edin lütfen. Tabii ki olur. Fal olaylarında falan da öyleler hatta. Gizli gizli yaptıkları bir eylem bazı erkekler için fal ve astroloji. Hatta "Ben asla yapmam, etmem" diyenlerin bile iki-üç astroloğu olabilir.

Pazartesi akşamı bir ödül töreni düzenlendi. O kategori şuydu: Yılın göz alıcı başarısı... Neden böyle bir kategori var... "40 yıldır tanıdığım Okan Buruk'tan utanç duydum. Kendisi ağır bir spor terbiyesizliği yaptı. Sportif saygısızlıktır yaptıkları. İnsanların emeğine saygısızlıktır bu, seviyesizliktir bunun adı." Bu sözleri Ahmet Çakar, Galatasaray teknik direktörü Okan Buruk için söyledi. Sonra baktım ne demiş Okan Buruk diye. Maç sırasında Eyüpspor'lu futbolcuların sürekli yere yattığını hakemlerin buna göz yumduğunu söylemiş. Burada Ahmet Çakar, abartmış. Ara vermeden, 5 dakikada bir sahneye sigara atmışlar. Aslında yapmayacaksın böyle tiplere konser.

Düşündüm, "Ben yapar mıyım?" dedim, "Kıskanır mısın Orkun" diye sordum kendime. Yeni nesil erkeklere " prenses erkek " (prenses erko) deniyormuş. Şöyle de savunurlar kendilerini: "Amaaan bugüne kadar yaptık da ne oldu sanki?" M urat Kekilli bir döneme damgasını vurmuştu. Şimdi demiş ki, " Hayatım film olacaksa beni Kıvanç Tatlıtuğ oynasın... " İkisinin tek ortak noktası Adanalı olmaları. Çünkü sizinle 50'nci Pantene Altın Kelebek töreninden notları, alınan ödülleri, törendeki unutulmayacak anları paylaşacağım. H ayrettin' in YouTube'da " Kaos Show " diye bir programı var. Konuklara soruyor: " Kız arkadaşın hafta sonu erkek arkadaşıyla at binmeye gidebilir mi " diyor. " Sevgilin mesajına 5-6 saat sonra dönebilir mi " diye de ikinci soru geliyor. Biri diyor ki, "At binmeye asla gidemez. Ata iki kişi de binilir, ne öyle kız ve erkek aynı atta! Asla izin vermem." Öbürü, "Sorun yok binsin" diyor. " Bikiniyle fotoğraf paylaşabilir mi " diye de sormuş mesela. Yine "Hayır, olur mu öyle şey" diyenler çıkıyor. Fakat 5-6 saat geç cevap verilmez mesaja. Kimse hayatındaki insana 1 dakikasını ayıramayacak kadar yoğun olamaz bu hayatta. Hafta sonu kaybol ortalıktan, ertesi gün "Kusura bakma aşkım dönemedim mesajına" de...

' Dubai çiğ köftesi' yazıyordu. Çiğ köfteyi Dubai çikolatası formunda yapıp satıyorlarmış. Ö yle ş ahane bir 50' nci y ı l Pantene Altın Kelebek jüri toplantısı geçirdik ki... O toplantıdan enstantaneler ara ara aklıma gelmeye devam ediyor. Bir de Ömür Gedik'in 'Civciv' isimli kedisi vardı toplantıda... Bir gün önce beni arayıp kediyi "getirsem biri sahiplenir mi" diye sordu. 'Evet evet kesin getir' dedim. 'Civciv' bir tek beni tırmaladı. O da bizim en tatlı jüri üyelerimizden biri oldu bana göre. Buradan Ömür Gedik'e sesleniyorum; 8 Aralık günü ödül törenine de getir lütfen Civciv'i.

8 Aralık'ta 50'nci Pantene Altın Kelebek Ödül Töreni gerçekleştirilecek. Hayli çekişmeli, kıran kırana geçti o toplantı. Birbirinden ünlü isimler ve Kelebek yazarları olarak geçen pazar The Ritz-Carlton, Istanbul'da bir araya geldik. 6,5 milyon oyun kullanıldığı Kelebek oylamasında jüri son sözü söyledi. Salih Bademci, Büşra Pekin ve Sinan Akçıl ile yan yana oturdum. Herkes bilgisi olduğu kategorilerde sözünü aldı ve favori adayına oyunu verdi. 12.00'de başlayan toplantı 17.00 sıralarında bitti. O kategorilerde halk da çok yakın oy vermişti. Herkesin saygı duyduğu isim, kendi bilgi ve birikimleriyle verdi oylarını. Ben toplantı boyunca hayran hayran hayran baktım Ediz Bey'e... Büyük bir teşekkürüm de bize kapılarını açan The Ritz-Carlton, Istanbul ekibine. Sık sık dürtüp "Elini kaldırsana" dedim ona. O da hemen geç kaldığını anlayıp verdi oylarını.

Geçen sene 500 lira olan o çorbanın fiyatı bu sene bin lira (1000 TL) olarak belirlenmiş. Her ormanda, ağaç dibinde bulabileceğimiz mantarları alıp çorbaya koyuyorlar, sonra "özel mantar" diye bin liradan satıyorlar. Çerez parası onlar için, ha pardon pardon 171 adet çorba parası. İtalyan sanatçı Maurizio Cattelan bundan 5 sene önce bir muzu duvara bantlamış ve adına 'eser' demişti. Üstelik 6.2 milyon dolara. Bir kripto para yatırımcısı almış sözde eseri, "Kültürel bir fenomendir bu. Muzunu yiyeceğim" demiş. 50'nci Pantene Altın Kelebek oylamasının ikinci turu da bitti. 6.5 milyon oy kullanıldı bu sene. Biliyorsunuz yüzde 70 sizlerin, yüzde 30 da jürinin oy hakkı var kategorilerde. O toplantıdan sonra sıra 8 Aralık'taki törene gelecek. 8 Aralık akşamı Zorlu PSM'de yarım asırlık ödül töreni gerçekleştirilecek ve 'Kelebek' sahiplerine kavuşacak.

Devam mı yani! Tabii ki para vereni de sorgulamak lazım orası ayrı ama ne işin var buralarda aklım almıyor. İşin acısı hâlâ onlara 'beyefendi-hanımefendi' denmeye devam ediliyor. "Sevgiliyiz" demiş, parasını yemiş. "Geliyorum" demiş saat aldırmış. "Gel" demiş telefon aldırmış. "Git" demiş para göndertmiş kendisine. Vay be. Ama bakın o sessizliği seçti ve "Cevap vermezsem konu da kapanır gider" dedi. Kızcağız çırpınıyor, "Paramı versin, zor durumdayım" diyor ama duyan, bir şey yapan yok. Bazı sanatçılar 10 milyon, bazıları 8-9 milyon liraya anlaşmış yılbaşı gecesi için. Yusuf Güney, "Keşke deneyimlerimi anlatabilsem. Çünkü uzaylıları gördüm. Bazı şeyleri anlatamıyorum, başım farklı bir belaya girer" demiş. Sen uzaylılar görmedin kardeşim. ∆ Başın'farklı' bir belaya girmez sen yine de anlat canım kardeşim. ∆ Astral seyahat ile farklı alemlere de gitmedin sen kardeşim. ∆ Buldun bir yol oradan bizi yemeye devam ediyorsun ama artık kabak tadı veriyor kardeşim.

Adam mesaj atıyor kadın ifşa ediyor, kadın başkasıyla yakınlaşıyor, adam atlayıp ülkesine onu basmaya gidiyor. Şimdi de Icardi'nin 77 milyonluk servetinin 30 milyonunu nafaka olarak istediği haberleri çıktı Wanda Nara'nın. Ama ülkemizde balık deyince akla gelen 'lüfer' bin lira olamaz. Bu benim çok ağrıma gidiyor... 800-900 liralık yerler vardı. Artık ne yapıyorlarsa o hizmet karşılığında, siz düşünün... Şimdi 3 bölgeye ayırmışlar İstanbul'u. En pahalısı olarak kabul edilen 1'nci bölgede otel ve restoranların vale hizmeti en fazla 400 lira olacakmış. Tıpkı İstanbul'un 3 bölgeye ayrıldığı gibi vale fiyatlandırmasının uygulanacağı yerlerde 3'e ayrılmış: Otel-restoran, hastane ve AVM olarak değerlendirmeye alınmış. Ben 800-900 lira vereceğim yere niye arabamla gideyim ki zaten. Taksiye binip aynı yere 3-4 kere gidip gelirim o fiyata. Bakın'en iyi dizi çifti" kategorisinde ilk 10'a Rojbin Erden ve Bertan Asllani halkın oyu sayesinde ikinci tura girdi.

Pantene Altın Kelebek'te ikinci tur oylama başladı. Biri çıkmış, "Kazananlar bana önceden geliyor" diyor (ki ismini ilk kez duyuyorum adamın.) Diğeri çıkmış, "Kendi elemanlarına ödül veriyorlar" diyor (ki listeleri belli ki görmemiş.) Öbürü, "Jüri hep kendi çalışanlarından oluşuyor" diyor ama jüriyi görse utancından yerin dibine girecek. Madem öyle, ilkokul öğrencisine anlatır gibi anlatayım... En iyi çıkış yapan listesinde ikinci tur oylamada var ismi. Yani "Hadi oradan" falan diyor kendince. Bir gir bak müzik sitelerine. Ne boş konuştun be birader... İbrahim Tilaver isimli bir müzik yapımcısı varmış. Hatta en iyi albüm ödülünün Tarkan'ın "Kuantum 51" albümüne verileceğini yazmış. Jüri toplantımız bu pazar günü olacak. Toplantı bitsin, kimlerin jüri olduğunu herkes görecek zaten. Hepsinin nasıl tarafsız isimlerden oluştuğu belli olacak.

Hareket bozukluklarına, Parkinson hastalığına, cilt problemlerine… Türkiye'nin sağlık sektöründe geldiği noktayı en net gösteren yerlerden biri Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi'ndeki Neurolab İstanbul etkinliğine gittim. Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi grubun en önemli bölümü. Henüz 6 aylık bir hastane, Türkiye'de kullanılmayan teknolojiyi kullandıkları bazı bölümleri var... Mesela yürüme zorluğu çeken hatta hiç yürüyemeyen hastaları milyon dolarlık yatırımla açtıkları bir odaya sokup orada tedaviye alıyorlar. Sanırım hafif sakallarımdan cilt yaşım 47 çıktı. Yaşım 38 ama cilt yaşım 47. Bu biraz üzdü tabii. Doç. Dr. Ali Zırh Türkiye'nin ilk Parkinson hastalığı ve bağımsız hareket bozuklukları merkezi olan Parmer'in başında.

Biletli olmayan mekânlardaki konserlerine 'sold out' yazanları hiç konuşmayacağım. Normal biletli konserlere 'sold out' yazanlara da çok gülüyorum... Yazsana "Biletler tükenmiştir" diye, neden "sold out" kardeşim... Size kurban olurum sold out boy - sold out girl... Mehmet Ali Erbil ile Serdar Ortaç'ı görüyorum ben Nejat İşler'de. Böyle giderse adım adım bitirecek kendini. Eğer böyle devam ederse vay haline Nejat İşler'in. Ama "Adam gibi iç be abi" diye haykırmak gerekir İşler'e. Gerçek kürk ama hayvanları seviyorum." Korkunç... Dehşet verici... Tüyler ürpertici... Banu Zorlu'ya "Üzerinizdeki kürk gerçek mi" diye sormuşlar. O da "Gerçek ama hayvanları seviyorum" demiş. Tam bu ne perhiz bu ne lahana turşusu misali... Çok konuşuluyor, sıkça gündem oluyordu bazı isimler. Doğru yol, bu yol çünkü. Artık bir Adana kebap 700 liradan falan başlıyor kebapçılarda. Ciğer denen eskinin en ucuz lezzetlerinden biri artık 500 lira minimum. İki lahmacun, bir kola, bir salataya 1750 lira ödemişler. Kimse fiyat düşürmez, artarak devam eder bu iş.

O tutuklananlardan biri kendine fenomen diyen, sokakta para dağıtan İbrahim Yılmaz denen biri. Sokakta para dağıtmak falan nedir kardeşim... Dünya umurunda değil. Sık sık futbol yorumlarıyla gündeme gelen eski futbolcu Batuhan Karadeniz de operasyonda aranan isimler arasında... Belli ki bu sistem göz önünde olan isimleri seçiyor. Yurtdışındaki isimler, olan bitene ya da olacaklara erkenden uyanmış ve kaçmışlar belli. Savcı ifadeleri alırken sık sık 'dijital uyuşturucu' teriminden bahsetmiş. Kumar artık dijital uyuşturucu olarak tanımlanacak. O yüzden mümkün olduğunca yayalım bu 'dijital uyuşturucu' terimini. Evrim Alasya ile Kerem Alışık'a "ilişkiniz nasıl gidiyor, neler söyleyeceksiniz. Neden konuşmuyorsunuz" diye sormuşlar... Kerem Alışık, "Biz çok gürültülü susuyoruz. Bizi sustuğumuz yerlerden tanırsınız" demiş. Düşün düşün bulamıyorum ne demek istedi Kerem Alışık... Ama kardeşim, bir kez de sade bir cümleyle anlat...